28 Nisan 2009 Salı

Takip Edilmek

Evet takip edilmek ama bu peşinden gitmek türünden bir takip değil :) Dün Metrobüs'te oturmuşum koltuğuma Genç Beyin dergimin okumadığım sayısını okuyarak ne gelene ne gidene bakıyorum. Merter'e aşağıya doğru giderken okuduğum sayfada karakterle ilgili makalede büyük puntolarla yazılmış bir söz var;
Her insanın 3 karakteri vardır: Belli ettiği, sahip olduğu, sahip olduğunu sandığı. <Alphonse Karr>
Zeytinburnu’da ineceğim için kalktım kapının yanına geldim ön tarafta bir bayan var cep telefonunu çıkartmış bir mesaj yazıyor diye düşünüyordum baktım ki(biliyorum ayıp bir şey başkasının telefonuna bakılmaz, kimsenin telefonunda gözüm yok ama gözüm ordan geçerken gördü işte :p) telefona 'Her insanın 3 karakteri vardır' yazıyor. Bunu görünce 'günün mesajı/mesajcıları' aklıma geldi :a
İkinci olarak otobüste 'Akşemseddîn'in İlginç Hayatı' ana başlıklı bir makale okuyorum. Otobüs dolu olduğundan arka kapının orda rahat bir şekilde yazıyı okuyorum. En alt basamakta duran kişi aşağıdan doğru arka sayfada yazılanları okuyor. İlgilisini çekmiş olacak ki gözlüğünü filan da düzelterek daha rahat okuyabileceği bir pozisyon alıyor :) Biraz okuyor ama tabi ben arka sayfayı çevirdiğim için okuması yarıda kalıyor. 'Buyrun isterseniz inene kadar okuyun. Ben daha sonra da okuyabilirim' demek geçti içimden ama sadece düşüncede kaldı..
Takip edilmek için ünlü olmak gerekmiyormuş, doğru tercih yapmak yeterli. :)

2 yorum:

Ömür dedi ki...

İki tip takipçi vardır:

1) Senin okuduğun gazete veya dergiyi çaktırmadan okuyan. Bu kişilere "n'oluyo birader" şeklinde bakınca mahcup olup gözlerini kaçırırlar.

2) Bu tipler rahat insanlardır. Hiç umursamazlar, sen ona imalı bi şekilde baksan da okumaya devam ederler. Tabii bunlar da aralarında kategorilere ayrılırlar. Bazıları vardır ki; sayfayı çevirince okuduğu yarım kalmışsa sana ikaz ederek orayı illa okur.

Ben hangisi miyim? Söylemem :)

Elif dedi ki...

Yazida benden bahsedilmis aldim uzerime :)